Kayıtlar

Tsh

 Aylar sonra bir doktor randevusu ila anlaşıldı ki tiroidim fazla çalışmaya karar vermiş ve bütün hayatsal faaliyetlerim bu yüzden uzun süredir boka sarmış. Huzursuz, 24 saat rahatsız, beyindeki hipobilmemne merkezi yuzunden kafatası karıncalanan, aşırı sinirli, neredeyse derdini anlatacak kadar bile konuşmayı beceremeyen vs vs vs birine donusmemin sorumlusunun bir 'hormon' olması insanı çaresiz hissettiriyor. 

Ihtimal?

 Ihtimali olan bir durumun gerceklesmesini dusunmek bile iki sn de olsa içimi ısıttı. Uzun zamandır normal insan fonksiyonu göstermediğim icin hayal kurmasi bile uzaya cikiyormuscasina heyecanlandirdi beni.  Iyi ki zamaninda normal bir insan olabilmeyi basarmisim.  Ya bazi seyleri hic bilmeden yaşamadan yetmiş yaşında yapayalnız, bomboş bir anı defteriyle koltugumda oturuyor olsaydim? Bu daha kötü olurdu sanirim.

Hell?

Ben artik burada (bu şehirde), bu evde ve genel anlamda bu hayatta cok ciddi şekilde ne bok yiyorum yerim neresidir bilmiyorum.en ufak bir yasam kirintisi gostermek istesem bile kesinlikle bir sey ters gidiyor. Lafın gelişi degil, hayatimda bir insanin hayatinda olmasi gereken hicbir sey yok su anda. Ve olmasi için gosterdigim cabalar da sanki havaya yazılan yazilar gibi bos tesebbuslerden olusuyor. Birini sevemiyorum, aslinda genel anlamda kimseyi sevemiyorum, muhabbet etmek asiri gereksiz geliyor, bolca sacmaliyorum zaten. Aşırı unutkan oldum. Normal unutkanligimi bildigim icin aşırı diyebiliyorum. Bazen okuduğum bir şeyi anlamak icin defalarca okuyorum. Bunlarin hepsi depresyondan ve tukenmislikten kaynaklaniyor, cok da romantizm yapmayacagim tabii ki burda.  Istedigim tek sey sadece bir insam evladinin hayatinda olmasi gereken normal bir hayata sahip olmak. Ama aslinda istemedigim sey de bu. Ve benim ozetim bu zaten. Bokun icinde bogulmamak icin cirpiniyor gibi hissetmek gibi bir h

Zor

 Ben bilmeden kendimi kenara doğru itmisim. Neden yaptim bunu? Baska bir çözüm bulurdum, neden bu kadar mutsuz ve sefil bir hayati sectim.. Eskiden de boyleydim ama simdi bir fark var. Eskiden hayatin en temel seylerini (sevgili edinmek, iliskiyi surdurmek, hayat hakkinda konusup tartisabilmek ve bunu istemek vs vs, sevgili edinebilmek demis miydim?..) yapabiliyordum en basitinden de olsa. Şimdi o mekanizmalarin hepsi bozuldu, çalışmıyor, calismadikca da koreliyor ve saçmalıyor. Her sey bitiyor iste boylece. Sadece kabul etmesi zor ve uzun bir surec oldu. Velhasil kelam, yukarida da anlatabildigimi umduğum büyük devasa yikim sonucu, artik benden geriye cok cok az sey kaldi. O sey de zaten yemek yiyor, iciyor, nefes aliyor veriyor falan iste. Katlanamiyorum artik. Benim yerimde bir baskasi olsaydi yüzde yüz eminim ki uari yolda birakil ben napiyorum kendime der ceker giderdi.  Sakin kalmam cok zor.

The end.

 Uzun zamandir ilk defa 'bu sefer iyi hissediyorum' dedigim bir gün oldu diyerek bloğu pespembe bir havaya burumek isterdim. Ama olmadi. Yine her sey ters gitti, hem de her sey. Ne olduğu neden olduğu onemli değil. Uzun zamandir ilk defa normal hissetmiştim.  Uzatmak istemiyorum. Ozellikle bes senedir yaşadığım hicbir sey zaten normal degilmis. Ben kendime (burasi ciddi) 'iskence' etmisim resmen. Bunu yeni yeni anladigimi soylemistim. Bu bes senede kendime ve çevreme hediye vermek icin ugrasirken, aslinda kendime onulmaz yaralar actim, biliyorum.  Sanki ic organlarimin hepsi büyük bir yikima uğramış ve toptan, bir dukkan camekaniymis gibi buyuk bir gürültüyle şangır şungur tuzla buz olmus gibi igrenc bir durumdayim. Yerdeki camlari ne toplayabiliyorum, ne de eski haline yani camekan haline getirebiliyorum. Yani anlayacaginiz, agzimi kirdilar, daha sonra elleriyle zorla tekrar açıp ortasina sictilar. Bunun tek bir çözümü varmis gibi geliyor ve her gecen gun makul gelmeye

the end

 yine ben geldim. özellikle son 5 senede aslında ne kadar rezillik içinde yaşadığımı daha iyi fark ediyorum son zamanlarda. kendime acımaya yeni yeni başladım,çünkü daha önce normal sanıyordum bazı şeyleri. hayatım boyunca bir şeyin sonuna yaklaştığımda ve tam bitirmeye kurtulmaya yakın, içimde durduramadığım olağanüstü bir yabancılaşma ve nefret hissediyorum. bu sefer de o aşamadayım. son 2,5 ayım ve içimden işleri düzene koymak gelmiyor. boş boş dolanıyorum etrafta,boş boş bakıyorum duvarlara.  kaos diyoruz buna evet. bazı anlamlarda güzel, bazı anlamlarda ise felaketin kendisi.yine de kucaklıyorum kendisini her anlamda. hoşgeldin. yaşadığımız her şeyin bir anlamı vardır, iyilik yaparsan iyilik görürsün vs vs.. ne kadar da salak ve safmışız di mi?  size çok kötü bir haberim var. yaşadığınız hiçbir şeyin bir anlamı yok. hakikat denen bir şey yok. ben sen o aslında hiçbir şey yok. sadece kaos var. biçimsiz zamansız boyutsuz. kaostan geldik kaosa gidiyoruz. ama siz benim gibi rezillik ç

end

Kendimi bilebildigim bir yastan beri hep her seyden kopuk hissettim. Kucukluk fotograflarima baktigim zaman bile görebiliyorum ve hissedebiliyorum o soğukluğu. Anasinifi diye bir nane vardi, onun bir sey icin kutlamasi vardi ve ablam beni oraya götürmüştü. Dün gibi hatirliyorum ne kadar sacma geldigini ve gitmek istemeyisimi. Butun gün cok memnun gibi rol yapamamis ve somurtmustum (geri kalan butun hayatimin yuzde 90inda ise rol yapmak zorunda kalarak yaşadım). Kimbilir benim gibi kac kisi daha var ve birbirimize kucuklugumuzden beri rol yaptigimiz için tanisamiyoruz ve mutsuzuz. Bu durumun yakinda son bulacagi icin mutluyum. evime gidiyorum, butun dunya uyanamadiginiz icin farkinda bile olamadiginiz ve bize deli dediginiz bu tiyatro size kalsin.